Kahraman Selo
Bir varmış bir yokmuş, develer tellal iken pireler berber iken uzak diyarlarda yatağında mışıl mışıl uyuyan bir çocuk varmış. Selo’nun hasta bir annesi varmış. Kadına köyde yardım edecek hiçbir hekim yokmuş. Günlerden bir gün Selo, rüyasında konuşan bir taş görmüş. Taş ona, ‘’Ne kadar çok kişiye yardım edersen ben de senin annene o kadar çok yardım ederim. Yarın öğlen 3’te gizli ormana gel.’’ demiş. Selo ertesi gün uyandığı gibi gizli ormana gidip rüyasındaki taşa benzer bir taş aramış.
‘’Pişt! Pişt!’’ diye bir ses duyunca hızla arkasını dönmüş. Rüyasındaki taş tam karşısındaymış!
‘’Sen rüyamdaki taş mısın?’’
‘’Evet, o benim! Şimdi seninle bir anlaşma yapacağız. Sessiz ol, kimse duymasın!’’ Selo, taşın yanına yaklaşıp kısık sesle konuşmaya başlamış.
‘’Ben nasıl yardım edeceğim ki insanlara?’’
‘’Sana her gün yardıma muhtaç birilerinin adresini vereceğim ve sen onlara yardıma gideceksin. Ettiğin her yardım için ben de anneni iyileştireceğim.’’ Selo, bu teklifi kabul edip ilk yardımına koşmuş. Bir gün ağaçta takılı kalan kediyi, dayak yiyen köpeği, karşıdan karşıya geçemeyen teyzeyi, aç kalan çocuklara yardıma gitmiş.
Annesi Selo iyilik yaptıkça iyileşmiş en son sapasağlam bir şekilde ayağa kalkmış. Selo, bir akşam yine taşın yanına ona teşekkür etmeye gitmiş. Etrafı didik didik arasa da bir türlü o taşı bulamayınca endişelenmiş.
‘’Neredesin yahu!’’ diye söylenirken ormanda gezen bir adam onu korkutmuş.
‘’Evladım, burada ne işin var? Hem de bu saatte?’’ Bu ses Selo’ya tanıdık gelse de başta bu duruma anlam verememiş.
‘’Birine baktım ağabey. Bir taşı arıyordum.’’
‘’Tövbe tövbe! Gecenin bir vakti mi arıyordun bir taşı?’’
‘’Evet ağabey, o bana yardım etti. Ona teşekkür etmem lazım.’’ Genç adam Selo’ya samimi bir şekilde yaklaşıp sırtını sıvazlamış ve kulağına fısıldamış.
‘’Evlat, sen taşa değil, o sana teşekkür etmeli. Sen onu bir lanetten kurtardın. Sayende bir insan oldum. Benim yaptığım, senin yanında bir hiç. Teşekkür ederim.’’ deyip Selo’ya göz kırpmış. Selo şaşkınlıkla karşısındaki adama bakmış. Bu ses, bu gülüşü zaten tanıyormuş! Meğerse taş zamanında büyük bir lanete uğramış. Günün birinde ancak ona bir çocuk yardım edebilirmiş. Bu kişi de Selo olmuş.
‘’Sayende taş olmaktan kurtudum. Bundan sonra senin adın Kahraman Selo. Evlat, iyilik döner dolaşır yine seni bulur. Sen iyiliğini kimseden esirgeme. İnsanlara yardım et ve bundan vazgeçme. Hayatta yardıma muhtaç onca kişi her gün yardım bekliyor…’’
O günden sonra Selo’nun adı köyde Kahraman Selo olmuş. Herkese yardım etmeye devam etmiş. Karşılığında hiçbir şey beklemeyen Selo çoktan iki şeye çoktan sahip olmuş bile; sağlıklı bir anne ve lanetinden kurtardığı iyi bir dost…
Siz değerli okurlarımızın yorumlarını bekliyoruz lütfen yorum yapmayı unutmayınız 🙂
Daha fazla masal okumak isterseniz Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.