Nazdar’ın Bir Garip Öyküsü

Çok naif bir kızdı Nazdar. Köyün en güzeli en çok istenileni oydu. Denizleri kıskandıran masmavi gözleri, bulutları dağıtan bembeyaz teni vardı. Henüz 15’indeydi. Annesinin dördüncü kızıydı. Ve ondan küçük iki tane de erkek kardeşi vardı. Babasının papatyasıydı o.

Babası o köyün sahibi Hüseyin ağaydı. Ama çokta ağalık yapmayı bilmezdi. Bu yüzden çocukları da babaları gibi alçak gönüllü mert insanlardı.

Karşı köyün ağasının oğlu Sergen Nazdar a gönlünü kaptırmıştı ama çekiniyordu biraz daha beklemesi gerektiğini düşünüyordu.  Atıyla beraber Karasu köyün den yani Nazdar’ın köyünden geçerken yolları toz içinde bırakırdı ki Nazdar anlasın, oradan bir sergen geçtiğini.

İki ay sonra köyün yakınlarında görev yapan bir subay Nazdarı duymuştu ve annesini ikna edip gelip Nazdar ı istetmişti. Nazdar gönülsüzdü ama babası üzülmesin diye söyleyemedi ve yakın zaman da subayla nişanlandılar. Bunu duyan sergen çılgına döndü.

Köyü alt üst etti ve babasına köyü yakarım gidip Nazdarı bana getireceksiniz diyerek zorla iki ağa anlaşmışlar. Subay bu durumdan hoşnut kalmamış Nazdarı elinden almak kolay olamazdı.

Bu öfkesi hiç dinmeyecekti. Nazdar ile sergen dillere destan bir düğünle dünya evine girdiler. Her şey güzel gibi görünüyordu.

Sergen Nazdarı alıp başka şehirlere gidiyordu hep geziyordular. Yolunda gitmeyen birtakım olaylar başlamıştı. İkisinin çocuğu olmuyordu ama kimseye söylemek istemediler, bu sorunu kendileri çözmek istediler. Ama çaresiz bekleyişti sadece. Bütün sorun Nazdardaydı.

Sergen babasını tek oğluydu yıllar geçtikçe aileden çevreden baskılar artıyordu. Neden çocuk olmuyor diyerek.

Nazdar Sergene daha fazla laf gelmesine gönlü razı olmadı ve onu köyün en güzel kızlarından biriyle evlendirdi. Sergen başlarda istemedi ama Nazdar yarasına bağlayıp oturdu yerine.

Başka çaresi yoktu. Sergen in ikinci kadından 3 çocuğu oldu. Çocuklarla ilgilenmekten Nazdarı görmez oldu. Zamanla Nazdar geri planlarda kaldı artık sergen in yeni ailesi ikinci eşi ve çocuklarıydı. Nazdar üzüntüden ince hastalığa düştü ve bir gece, küçük bir çanta alıp, evi terk etti.

Gidecek yeri de yoktu. Gece gece yolda giderken bir tanıdık yüz onu durdurdu. Evet, bu oydu. 15 yıl önce Nazdarın kendisini yarı yolda bıraktığı subaydı. Hiçbir şey demedi elini uzattı gel dedi hava çok soğuk ve dışarısı da çok tehlikeli.

Nazdar ne yapacağını bilmiyordu. Ama bir an evvel oradan uzaklaşmak istedi. Nazdarı arabasına koyup başka bir şehre, ufak bir eve geçtiler. Korkma dedi subay ben den zarar gelmez bu geceyi atlatalım. Sabaha konuşuruz.

Sabah subay uyandığında Nazdarın yatağında kâğıt parçası vardı sadece ve şöyle yazıyordu: beni affet her şey için teşekkür ederim. Seninle kalıp bu ıstırabımı sana da bulaştıramam. Ve kimse Nazdardan haber alamadı.

Siz değerli okurlarımızın yorumlarını bekliyoruz lütfen yorum yapmayı unutmayınız 🙂
Daha fazla masal okumak isterseniz Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.

Masalcı Baba

Çocukların hayatını daha eğlenceli bir hale getirmek ve gelişimlerine katkıda bulunmak için size masal sitemizi açtık keyifli okumalar :)

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu